12 Eki Matbaa Nedir?
Matbaa nedir konusunda hazırladığımız blog yazımıza hoş geldiniz. Matbaa konusunda sizleri bilgilendirmek ve matbba’nın tarihinden bahsetmek istiyoruz. Matbaa işlemini, yazıları, resimleri ya da belirli şekilleri, çeşitli materyaller (kağıt, deri, kumaş vb.) üzerine özel bir teknik sayesinde baskılayarak çıkaran ve birden fazla nüsha haline hızlıca getirebilen makine veya sistem olarak tanımlayabiliriz. Baskı makinası olarak da tanınan matbaa, aslen Arapça kökenli bir kelimedir ve baskı evi, basım yeri, basım aleti manasına gelir.
Matbaanın Tarihi
Matba uygulaması ilk olarak Uzakdoğu’da kullanılmıştır. Bilinen İlk matbaa, ağaç oyma tekniği kullanılarak, 593 yılında Çin’de kurulmuş ve arından ilk basılı gazete de 700 senesinde Çin’in Pekin şehrinde çıkarılmıştır. Bununla birlikte sekizinci yüzyılda Japonya’da da baskı yapıldığı ve İmparatoriçe Shotoko’nun Budizm’in kutsal yazılarını Sanskrit (Hint dili) dilinde Çin alfabesiyle bastırdığı biliniyor. Tarihte bilinen en eski eksiksiz basma kitap olan “Tianemmen ruloları” Çin’de M.S. 868’de basılmış ve meydana getirilmiştir. Tek tek harfler kullanılarak baskı yapmayı da Pi Sheng adında bir Çinli M.S. 1040’da porselenden meydana getirilmiş harfler kullanarak denemiştir. Sheng, hazırladığı baskıları tamamladıktan sonra meydana getirdiği kalıbı tekrar bir ısıtma işlemine sokarak üzerindeki harfleri birer birer sökmüştür. Bir dahaki baskı için harfleri hazırlayabilme imkanı sunan bu teknik sayesinde de şimdilerde “tipo baskı” olarak bilinen baskı türünün temellerini atmıştır.
Matbaa ilk adımlarından bu yana oldukça gelişim göstermiş ve günümüze geldiğimizde tamamen dijitaal ortamlar kullanılarak tasarlanan ve üst düzey makineler sayesinde az hata ve kayıpla meydana getirilen baskıları iftiharla sunmaktadır. Günlük hayatta kullanmakta olduğumuz kitap, gazete, kartvizit, broşür, dergi, katalog vb. ürünler matbaada üretilerek kolaylıkla çoğaltılmakta ve geniş kitlelere ulaştırılmaktadır.
Matbaanın Batıya Transferi
Yapılan araştırmalarda ortaya çıkarılan Tun-Huang mağarasındaki buluntular sayesinde, matbaayı Çinlilerden edinen Uygurların dokuzuncu yüzyıl itibarıyla baskı işlemleri yaptığını biliyoruz. Diğer taraftan, bağımsız mı geliştirildiği yoksa Çin’den mi geldiği net biçimde bilinmese de, Mısır’da dördüncü yüzyıl itibarıyla kumaşlar üzerine ağaç oyma kalıplarla baskı uygulanıyordu. Benzer teknikle Arapça yazıların basılması dokuzuncu ve onuncu yüzyıllarda yine Mısır’da yapılmıştır.
Türklerin Matbaa ile Tanışması
Türkiye Bilimsel Araştırma Kurumu Tübitak’ın Bilim ve Teknik Dergisinin 1993 Ağustos tarihli 309. sayısında Türklerin M.S. sekizinci yüzyılda bile matbaayı bildikleri ve baskı tekniğini kullandıkları şöyle iletiliyor; “Basım işinin bulunması Çinliler ve Türklere aittir. Berlin-Brandenburg Bilimler Akademisince yapılan araştırmalarda Doğu Türkistan’da yaşamış Türk halklarının dilleri ve kültürleri inceleniyor. Turfan yöresinde yapılan kazılar ve elde edilen ip uçları basım işinin Türkiye’de sanıldığı gibi, ilk defa Mainz’li Alman Johannes Gutenberg tarafından bulunmadığını buna karşılık M.S. 8. yüzyılda Doğu Türkistan’da bulunduğunu ortaya çıkarıyor”.
Türkiye’de Matbaanın İlk Kullanımı
Türkiye de ilk olarak matbaa oldukça gecikmeli olarak 1729 senesinde ibrahim Müteferrika tarafından kurulduğu bilinmektedir.